ışık ta çok güzel, sıcacık fotoğraflar…
Çay içmek için ön taraftaki taş yapıya gidiyoruz, orada daha önce Knidos Akademi’de çalışmalarını gördüğüm ressam Feyzan Alasya ile karşılaşıyoruz. Feyzan arkadaşımız da Datça’ya yerleşmiş, daha sonra atölyesini ziyaret ettik.
Fevzi arkadaşımızın yaptığı enfes çayı içtik. Ekrem arkadaşımın yüzü hep güldü gezi boyunca, kızıyla birlikte görüntüleri çok güzeldi.
Burada tanıştığım Sezgin arkadaşımızla sohbet ettik. Sezgin arkadaşımız da benim gibi terazi burcu, burcun özelliklerini taşıyanlardan. Doğayı ve macerayı seviyor, gelecek günlerde birlikte yürürüz umarım. Ressam Feyzan arkadaşımın da yükselen burcu terazi imiş, bugün terazilerden bahsettik bolca. Bu arada belirteyim burcumu seviyorum.
Knidos Akademi’den çıkarak Feyzan Alasya’nın biraz ilerideki atölyesine yürüyoruz.
Kavşaktaki yaşlı çitlembik ağacının altında oturanlar vardı, bunlardan birisi Saffet arkadaşımın babası Dursun Toksöz’dü. Dursun amcanın yüzünde her zamanki gülümsemesi vardı. Bu ağaç özellikle yaşlıların sıkça bir araya geldikleri bir yer gördüğüm kadarıyla, sohbet ediyorlar. Yazları burada ürünlerini satanları da görürsünüz, çoğu yine belli bir yaşın üzerinde oluyor. Yaka köyünde yaşı 80 in üzerinde çok kişi var, gençler genellikle Palamutbükü tarafına inmişler.
bu güzellikleri bize ulaştırdığınız için sağolun. Acaba o beyaz çiçeğin adını biliyor musunuz? soğanlı bir bitki mi?
Saygılar,