Bir minübüs var, karavan gibi kullanıldığı anlaşılıyor, üzerinde güneş panelleri görünüyor. Sanıyorum bu vasıtayla turistik yerleri gezen kişiler anlatılıyor, arabanın kapısına bir harita yapıştırılmış. Olayın kahramanları yabancı da olabilir, artistlerin tipleri teleyle bakınca biraz öyle gibi görünüyordu.
Ve Palamutbükü’ne doğru devam edince Akçabük karşımıza çıkıyor, çam ağaçlarıyla çevrili bu güzel yerde dönümlerce arazi şahış arazisiymiş, telle çevrildi, uzun yıllar Datça’nın özellikle Betçe köylerinin piknik yaptığı, denize girdiği yer. Umarım yine bu doğal güzelliğiyle güzel bir hizmet sunarlar, başka diyecek bir şey olmuyor.
Sahile yol kenarından inebilirsiniz.
Akçabük’ün Palamutbükü tarafından yoldan görünüşü. her zaman böyle adı gibi akça, ışıl ışıl, güzel fotoğraf veren yerlerden.
Akçabük’ten sonra Gerence geliyor, umarım burayı da sahiplenen çıkmaz, çam ağaçları ile çevrili fantastik bir yer. Piknik yapacak bir burası kaldı.
Gerence sahilinde denize girenler, günlerden Pazar olduğu için büyük bir ihtimalle Datçalılardır diye düşündüm.
Yine çok güzel bir yazı ve fotoğraf kareleri .Teşekkürler Muzaffer Özgen
Ben henuz cok degil datcayla tanismam 2005de oldu ve bende son 3yildir datcadan ev aldim fakat datca bu son yilar yapilasmasi cok bozulmaya basladi bence buna dur demeleri lazim bu yil butun koylari cok kalabalikdi
hocam sagolasın.yaz bitti ama datca hala yazı yaşıyor.ne mutlu orada olanlara
muzaffer hocam sağolasın.yazı bitirdik ama zonguldak tan datca yı izleyerek sayenizde yazı yaşıyoruz.