Milas Labranda ve Yatağan Lagina Gezisi

Arabayla biraz gidip durduk, yol kenarında nekropol ( mezarlık ) tabelası vardı. Bizim amacımız stadyumu görmekti, duvarların bir kısmı görünüyordu, her tarafı bitkiler sarmıştı. Sağ üstte arabamızı bıraktığımız yerdeki Karia yolu tabelası görülüyor, Kargıcak 7 km, Kırcağız 12 km yazıyordu. Sayfamın başında sözünü ettiğim Çomakdağ çevresindeki yerleşimler olsa gerek diye düşündüm.

Sağ üstte stadyum ile ilgili araştırmamız görülüyor, zeytin ağaçlarıyla çevrili arazilerin arasından geçtik. Zaman kaybetmeden Milas’a geldik, müzeyi bulmamız zor olmadı. Ama müze açık değildi, iki yıldır kapalıymış, büyük bir hayal kırıklığı yaşadık ve üzüldük. Yazık dedik, turizm açısından öyle zenginliklerimiz var ama biz bunları değerlendiremiyoruz. Buralarda hangi tarafa baksak dağlar taş ocağı ile dolu.

milas müzesi

Müzenin bahçesinde birkaç fotoğraf çektim. Bu arada Milas’ta müzeyi bulmak kolaydı ama araba park yeri bulmak çok zor, birkaç tur atmamız gerekti. Müze olayı olmayınca başka bir yeri daha görelim dedik gelmişken, Beçin kalesi kafamıza yatmıştı. Yolumuz üzerindeydi, yoldan 5 km lik bir mesafede yer alıyor. Menteşoğlu beyliği açısından önemli bir yermiş, Bizans kalıntılarının da olduğunu duymuştuk. Yola çıkınca yağmur çiselemeye başladı, karnımız da acıkmıştı, kaleye gitmekten vazgeçtik.  Bir ara yoldan kaleyi de gördük, sanki özel oyulmuş, kale şeklinde bir kayanın üzerindeydi. Milas bir günde gezilecek bir yer değil, gelecek günlerde nasip olursa yine geliriz.

Yatağan’a doğru yol alırken Stratonikeia antik kenti tabelasını geçtik, Ekrem arkadaşım burayı görmeyi çok istiyor, ilk fırsatta geleceğiz. Ben daha önce gezmiştim, Eskihisar köyünün olduğu yerde, sonra köy terkedilip başka bir yerde köyü kurmuşlar. Terketme nedeni olarak çevredeki termik santrali göstermişlerdi, öyle hatırlıyorum. Aslında biraz zaman vardı ama burası birkaç saatte gezilecek bir yer değil, çok özel bir ören yeri. Terkedilmiş köy evleri hüzün veriyor. Sonra biraz gidince Stratonikeia’nın kutsal yeri Lagina tabelası göründü, arkadaşlarıma sürpriz yaparak o yola saptım. 8 km kadar gidiliyor.

yatağan lagina fotoğrafları

Lagina Hekate Kutsal alanı, burada Hekate tapınağı ve dini ayinlerde kullanılan mimari öğeler bulunuyor. Yıllar önce Ay Tanrıçası Hekate’nin tapınağını görmek için gelmiştim, sonra oradan Stratonikeia kentini gezdim. Lagina’dan Stratonikeia’ya 10 km lik bir kutsal yol varmış, her yıl yapılan törenlerde bu yol yürünürmüş diye okumuştum. Bundan sonrasında sizi sanat tarihi terimleri ile sıkmayayım, Stratonikeia ile ilgili sayfa yaptığımda geniş şekilde bilgi veririm. Buradaki gezimiz yemeğin üzerine yenen güzel bir tatlı gibiydi, çok güzel zaman geçirdik. Hekate tapınağının giriş yeri ( propylon ) dairesel şekilde yerleştirilmiş sütunlardan oluşuyor, yeşil kırları sarmış olan gelincikler arkasında bu sütunlar çok güzel görünüyordu. Arkadaki erguvan ağacı da çok hoştu. Burada bolca fotoğraf çektik.

yatağan lagina

Gezimizin bu kısmı fotoğraf çekme gezisi oldu, bu arada hava bulutlandı, gök gürlemeleri başladı.

Hekate tapınağına giriş kısmı görülüyor. Ay’ın videosunu çektiğim bir zamandı, bulutların arasından süzülerek gidiyordu, gizemli bir görünüşü vardı, ortaya çıktığında etraf aydınlanıyordu. İnternette araştırırken Antik dönemlerin Ay tanrıçası Hekate’yi gördüm, mitolojideki Yunan tanrıları arasında gösterilmiyordu, Anadolu kökenliydi, daha ilgimi çekti ve buraya geldim. Başka yerde de bir tapınağı olduğunu sanmıyorum. İnsanlar onunla ay’ın özelliklerini birleştirmişler; Balıkçıların, avcıların, kervanların yardımcısı. Balıkçılara bol balık veren, savaşta, yarışmalarda insanlara yardım eden olarak düşünülmüş. Tabii kötü, sinsi yanları da var. Canlandırılırken üç başlı olarakgösterilmiş. Yeni ay gençliği, dolunay dişiliğin sembolü, eski ay da olgun-bilge kadını temsil eder.

Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir