Çok güzel bir manzara vardı, etraf ormanlarla kaplı.
Ali bey çay oldu diye seslenince geziyi bırakıp oraya doğru gittik. Kaya üzerindeki oyuklar dikkatimi çekti Ali Yayla’ya soracaktım unuttum. Deliklere tapınmayla ilgili hediyeler falan konuluyor olabilir.
Yolumun üzerinde bir kaynak vardı, bilgilendirme tabelası oldukça silikti, tabelada okuduğum kadarıyla ; ” Çok temiz bir su kaynağına sahip kaynak büyük bir kaya yarığının altında yer almakta. Karia bölgesinin eski tapınmalarından biri olan gök tanrısının tapınımında yapıldığı düşünülüyor. Labranda’dan Mylasa’ya uzanan yol boyunca buna benzer birçok çeşme olduğu belirtiliyor. ” bilgisi vardı.
Çay molası için giderken hazine dairesinin fotoğrafını çektim. Dor nizamı dört sütunlu bir portiko arkasındaki odalardan oluşan bir yapı.
Ve çayımızı içmek üzere çardakta yerimizi aldık, çok güzel anlardı, suyundan mı bilmiyorum çayın tadını hepimiz çok beğendik. Ali Yayla’ya sen buna sevgi tomurcuğu katmışssın diye takıldım. Çardağa girerken kapıyı tutan koyunlar görünüyor, sıcaktan bu haldeler. Biraz sonra yayla havası kendini gösterdi, ortalık bayağı serinledi.
Çayımızı içip sohbet ederken bir çift geldi, Ali bey onları da çay içmek için davet etti. Bursa’dan gelen arkadaşlar ören yerinde pek kalmadılar.