Güzel Bir Gün, Güzel Bir Parkur ve Arkadaşlar

Kayaların ve denizin renginin oldukça ilginç olduğu yerler, ters ışık olmasa daha güzel fotoğraflar çekebileceğimiz anlardı.

Mağaradan sonra parkur Mersincik – Karaköy arasındaki patikaları andırır nitelikteydi, yürüyüşün en güzel kısımlarıydı. Sandal ve zeytin türü makilerin arasından yürüdük. Sandal ağacının rengi İdil arkadaşımızın ilgisini çekti, sandalın değişik bir kokusu var derken fotoğrafını çektim. İdil ve Gürol arkadaşlar yabancı bir ülkede yaşıyorlar. İdil’in dedesi Yazıköy’de yaşıyor, hem onu görmek hem de çocukluğunun geçtiği yerleri ziyaret etmek için Datça’ya gelmişler, 3-4 günlük bir tatil. Onunla konuştukça sahip olduğumuz birçok davranışın, etkinin çocukken kazanıldığını, büyüklerin bu konuda ne denli etkili olduğunu daha iyi gördüm. Yazıköy’de yaşayan dedesinin kendisinde büyük etkisi olmuş, Datça’yı, yaşadığı yerleri, doğayı burada tanımış, sevmiş ve bu özlem onu hep buralara çekmekte.

Yabancıların çocuklarına daha küçük yaşlarda doğa sevgisini, çevreyi koruma bilincini verdiğine birçok kez tanık oldum. Bir keresinde yazmıştım yabancı bir aileyle doğa yürüyüşü yaptık, kendi vatanları olmadığı halde dağlarda yürürken yol boyunca gördükleri poşetleri, pet şişeleri toplayarak yürüdüler. Yine bir keresinde yabancı bir ülkede okuyan genç kızımızın yollardaki poşet türü atıkları toplayarak yürüdüğüne tanık olmuştum. Oysa ülkemizde çoğu aile çocuklarına bu alışkanlıkları, bilinci kazandırmamaktadır, Evinin dışındaki alanlar onları pek de ilgilendirmez.Okullarımızda da bu konu çok önem kazanmaz, öğretmenliğim esnasında çok çabaladım ama başarılı olamadım maalesef. Demek ki eğitim daha okula gelmeden başlayan bir şey, aileler bu açıdan çok önemli. Annesinin, babasının yollara çöp attığını gören bir çocuk daha sonra onları örnek alacaktır. Arabanın penceresinden yola şişeleri, naylonları, atıkları atanlara az rastlamıyoruz ama bir şey de denmiyor, duyarsız bir ortam var.

İdil ve eşi Gürol arkadaşlarımızın bu patika yolda selfie yaptıkları an objektifime böyle yansıyor, tabii arkada güzel manzaralar var.

Mustafa nergizlerin yoğun olduğu bu yerden söz etmişti, biraz zamanları geçmiş gibiydi, birkaç tanesinde çiçeklerini gördük. Denize bakan yamaçlarda çok güzel görünüyorlardı. Sağ üstte İdil arkadaş ta onları görüntülemek için çabalarken. Uçurumun hemen kenarında oldukları için dikkatli olmak gerekiyordu.

Makilik alanlar geçilip bir düzlüğe indikten sonra buradaki bir geçitten geçmemiz gerekti. Karşımızda ilginç bir kaya vardı.

Ve sonra yukarılardan güzel bir sahile indik, iri çakılların üzerinde yürüdük. Buradan sonra geldiğimiz güzergahtan yürüyüşümüze devam ettik.

Sayfalar: 1 2 3 4 5 6