Yazı Köyü ve Saranda Kalesi

Sayfamı izleyenler bilirler Pazarları benim Betçe günüm, 6 nisan pazar günü yine arkadaşım Ekrem İpek ile Betçe’deydik. Yola çıkarken her zaman olduğu gibi belli bir planımız yoktu, artık şansımıza rüzgar bizi nereye atarsa dedik. Rüzgar dedim, güneyden kuvvetli bir esinti vardı. Lodoslu havalar beni çarpar, ondan mı yoksa yorgunluk mu, üzerimde bir uyuşukluk vardı, hiçbir şey yapasım yoktu. Nereye gideceğimizi, ne yapacağımızı da bilemiyordum. Yazı köyüne kadar gittik, Yazı köyüne Cumalı köyden geçtik, yol üstünde arkadaşım Kadir Balcı’ya uğramaktı niyetim. Geçenlerde kendisini gördüğümde Yazı köyüne kadar geliyorsun, uğramadan gidiyorsun diye sitem etmişti.

yazı köyü kadir balcı'nın evinde

Bizi tavuklar karşıladı, biraz sonra da Kadir Balcı göründü, bahçe sulamakla meşguldü.

yazı köyü kadir balcı'nın evinde

Köpek bağlı, birşey yapacağı yok ama biraz gürültü yaptı bizi görünce, arkadaşım onu sakinleştirdi.

yazı köyde sohbet

Kadir arkadaşımla birlikte epey çalıştık, emekli olduktan sonra köyü Yazı köye gelip yerleşti, burada doğayla iç içe tam bir köy hayatı yaşıyorlar. Zeytin, badem bahçeleri, arıcılık derken  zamanı dolu dolu geçiyor. Eşi Şaziye hanım yakın köy Cumalı’dan, o da bu yaşamı seviyor, buralara gidip geldikçe zamanında buralardan bir yer almadım diye bazen söyleniyorum. Bu inşaat olayı Datça merkezinde boş yer bırakmıyacak gibi, Reşadiye’ye doğru hızla gidiyor.

yazı köyde limonlar

 

Kadir arkadaşım bu iri limonlardan bizim için topladı, ağaçta bayağı vardı. Aşısını köydeki yaşlı bir limon ağacından almışlar

kahve molası

Şaziye hanım kahvelerimizi getirdi, sağolsunlar burada birkaç kez yemeklerini yedim, kahvelerini, çaylarını içtim. Kadir arkadaşıma kurban bayramında yine geleceğim kavurma yemeğe dedim, ilk gün gel diye uyardı. Evlerinde ne zaman gelsem birileri olur, neşe içinde sofraya oturulur, sohbetler edilir.

kahve falı

Kahve tiryakisi değilim, yılda birkaç kez, o da misafirlikte içmişimdir. Fala falan da inanmam ama fala inanma falsız kalma sözünün bir anlamı olduğunu da biliyorum. O gün içimden geldi, kahvemi içtikten sonra fincanı ters çevirdim, sonra baktığımızda oldukça ilginç şekiller vardı fotoğrafını çekip bunu arkadaşlarıma sorayım dedim. Ve facebook’ta paylaştım, gelen yorumlarda arkadaşımın birisi üç misafir gördü gelmek üzere olan, . Bir diğeri Mutluluktan zeybek oynayan birisi var dedi, bir diğer arkadaşım dağ tepe güzel yollar var diye yazmış, yolların sonu iyiymiş, balina gibi bir kısmet te varmış. Bunun gibi birkaç yorum daha vardı, yüreğin kabarmış diyen arkadaşlarım da oldu. Umut vadeden yorumlarda insan bir hoş oluyor, karamsarlarda biraz düşünüyorsun. Bakmak, yorumlamak ne kadar önemli, inanmasan da bir insanı psikolojik olarak rahatlatabilirsin, insan güzel sözler duymak istiyor, o an mutlu oluyor.

Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9

3 yorum

  1. Datça fotoğraflarınız arasında Datçadaki Su sarnıçları yok oysaki su sarnıçları kültürümüzün değerli unsurlarıdır.Datçada benim bildiğim 3 tane sarnıç var iskele mah.de emecikte üzümcü çardağının karşısnda ve çeşmede Murdala yolunda olmak üzere .birde eski çöplüğün orda varmış onu görmedim dahada olması gerekli diye düşünüyorum.Datça detay olarak sizlerden bu sarnıçlarımız konusnu gündeme taşımanız vede sarnıçlarımızn gerekiyorsa restarasyonunun yapılması için kamuoyu oluşturulmasını istiyorum saygılarımla.

      1. Çok teşekür ediyorum hemşerim.Datçadan muğlaya dönerken yel değirmenlerini geçince solda Üzümcü tezgahı çardağı var yazın Üzüm satıyorlar işte o tezgahın çardağın karşısında sarnıç var .Sarnıç Üzümcü tezgahın sahiplerinin zaten fotoğraf çekmek için zorluk çıkarmazlar.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir