sındı dağlarında kayalar

Sındı Dağlarında

Kuzey tarafımızda yollar göründü, dağın yamacına kadar gelip kalmış. Bakınca hemen anladık, 2011 ağustosundaki o korkunç yangından kalan izler. Yangını söndürebilmek için açılan yollar, Datça Orman şefi Ertan Kılcı’nın söylediğine göre 1,5 km uzunluğunda hortum döşenmiş. Ve yangını söndürmeye çalışanlar burada büyük tehlike atlatmışlar, böyle bir vadide yangının içine girmek kolay değil.

O yangından kalan izler karşımıza çıkmaya devam ediyor, yanmış ağaçlar, çıplak tepeler. Doğanın toparlanması, tekrar yeşermesi yılları alıyor. Bazen bir daha toparlanamıyor, yürüyüşlerimizde görüyoruz.

Papatyalarla karşılaşıyoruz buralarda. O anların izleri, tabii burada yaşayan canlıları düşünün, bir cehennemin içinde kalıverdiler. Ondan sonra Hızırşah taraflarında Karakulaklar güvercin çiftliğine girmişti benim aklıma buradan kaçanlar o taraflara gitti diye geldi, tam bilemiyorum. Yangınlar bazen böyle etkiler yapabiliyor, bir yerde olmayan bir tür bir bakıyorsunuz yangınla kendini oraya atıveriyor.

Heykel gibi kayalar. Sağımız solumuzda derin vadiler, her iki tarafı seyrederek yürüyoruz. Burada çok ince bir sırttan geçmemiz gerekti. O kayayı geçtikten sonra iniş yapacağımız yere geldik, tepelerde yürürken burasının aşağılarında bir yol görmüştük, yangında açılmış yollardan. O yola ulaşmaya çalışacağız. Bu yanan yerden de başka iniş yeri yok zaten.

Dik bir iniş başladı, kaymamak için dikkatliyiz, tutunacak bitki falan yok. Pantolunum burada yanmış dallardan karalara bulaştı. Cehennemi yaşamış ağaçlar, birbirlerine sarılmış gibi.

Ve sanki buralardan daha önce de geçmişiz gibi tam yolun üzerine çıktık, inerken yol görünmüyordu. Yolun üzerinde yaşama merhaba diyen çam fidanları. Birkaç tane kekik gördük ki bizi şaşırttı, çok sağlıklı ve güzeldiler.

Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir