Atlar insanlara alışık, tabii yine de dikkatli olmak lazım.
Fotoğraflar çekiliyor ve hemen bakılıyor, nasıl birşey çektim diye. Hüş görüntüler yüzlerde tatlı bir tebessüm yaratıyor. Affan ve arkadaşı Songül fotoğraf çekmek için mobil telefonları kullanıyorlar. Affan’ın iyi bir fotoğraf makinası da var ama bunla fotoğraf çekmek daha hoşuna gidiyormuş.
Olive Farm’dan arkadaşlarımı Reşadiye Mahallesi merkezine getirdim, kahvelerin önünde oturanlar vardı. Hoş bir ışık altında herşey çok güzel görünüyordu.
Oturanların arasında Ergin ustamı görünce yanına giderek oturanlarla bayramlaştık. İlk gün kendisini evinde ziyaret etmiştim.
Çınarlı meydana doğru giden sokak, burada tarihi Mehmet Ali Ağa konağı bulunuyor. Sağ taraftaki beyaz binada çalışanlar vardı, kolay gelsin dedik.
Kiracıları çıkmış binanın boya badanasını yapıyorlar, hepsi de öğrencimmiş, Necati (umarım doğru hatırladım) pek değişmemiş.
Sokağa girer girmez restore edilmiş hoş bir taş yapı var, yıllardır her geldiğimde fotoğrafını çekerim, çoğunlukla pancurları ve kapısı kapalı durur, sahibini görmemiştim. Bu kez yapının sahibini de kapının önünde temizlik yaparken görme fırsatımız oldu, ismini sormak aklıma gelmedi. Fotoğrafınızı çekebilirmiyim deyince hoşgörüsü ile bu imkanı yakaladım, güzel bir fotoğraf oldu. Songül arkadaşım da kapıda fotoğraf çektirdi, daha doğrusu ben modeli yakalamışken her fırsatı değerlendiriyorum.
muzaffer hocam bizlere ‘ellerine sağlık’ demekten başka bir söz bırakmamış.Onunla gezmekten ve refakat etmekten büyük zevk aldım, umarım böyle bir şansı bir daha elde edebilirim.
Hocam, bir Datça aşığı olarak oraları özlediğimde(ki bu genellikle haftada bir gün oluyor) sizin sitenize girip hasret gideriyorum. İnanın sizin heykelinizi Cumhuriyet meydanına dikmek lazım. Sayenizde oraların her mevsimini, bütün güzelliklerini, geldiğimizde görmeye fırsat bulamadığımız yerleri görmek fırsatını sunuyorsunuz.Teşekkürler, sağlıklı güzel günler dilerim.Ellerinize sağlık.