Sağ tarafta bir ek yapılmış.
Yapılar otlarla kaplı, tam bir fotoğraflama mümkün değil.
Son gördüğümüz yapının önünde içi sıvalı bir sarnıç vardı, dağlardan gelen bir su kaynağı olabilir, ürün depolama amaçlı bir yer de olabilir mi bilemiyorum.
Ve geriye dönerek Durkadın hanımın çiçeklerle kaplı evinin yanından taş döşeli yoldan yürüyüşümüze devam ettik. Eski yapılar karşımıza çıkmaya devam etti, bazı yerlerde kullanılan toprak damlı çatıları su geçirmesin diye harçla sıvamışlar, Yaka’da da görmüştüm.
Datça’da adım atmadığımız yer çok az, artık yeni konular kaldı mı derken buraya gelmek hoş bir sürprizdi. Datça beni hep şaşırtmıştır, burada olduğu gibi.
Hala kullanılan evler, kimseye rastlamadık, tarlaya gitmiş olabilirler. Bir de benim merak ettiğim konu bu yeşilliklerin içinde hayvancılığın olmayışı.