datça yarıkdağ

Harikalar Diyarı

aralik-bahari-8

Çevremiz dağlarla çevriliydi, aralarındaki düzlüklerde, yamaçlarda zeytin ve badem ağaçları bu güzel doğaya hoş bir doku kazandırıyordu. Batı tarafımızda bozdağ, doğu tarafımızda kocadağ, güneybatıda Saranda, Güneyde Yazı kalesi.

aralik-bahari-9

Çiçekliyken fotoğraflarını çektiğimiz bademler yapraklanmış, hemen merakla çağlaları görmeye çalıştık.

aralik-bahari-10

Sadece bir ağaçta çağlaları görebildik, o da oldukça seyrek bir durumda. Çağlalar yenecek duruma gelmişti, tatmadığımızı belirteyim. Ağaçların arasında dolaşırken hayvanlarını biraz ilerideki arazisine getiren Hilmi bey yanımıza geldi, birçok değişik işte çalışmış şimdi emekli. Bir ara hayvanların masrafına yetişemediklerinden söz etti ben de hayvan ( inek ve danalar ) beslemeyi bırakırsam Yazı da kimse kalmayacak dedi. Hilmi bey 17 yaşlarındayken Knidos’ta 10 yıl boyunca kazılar yapan Amerikalı arkeoloğ İris Love’un yanında çalışmış.

aralik-bahari-11

Fotoğraflarımızı çekip arabamızın yanına döndük, Hilmi bey de bizimle Yazı’ya geldi, hayvanları sorduk, onlar ne olacak diye. Kendileri eve gelirler dedi, yavruları varmış akşam dönerlermiş.

aralik-bahari-12

Bulutların arasından süzülen ışıklar dağlarda görsel bir şov yapıyor. Yazı köyde Belenköy’e saptık, geçmiş yıllarda ilk çağlaları Belenköy arazilerinde görmüştüm. Oralarda durum nasıl merak ettim, badem çiçeklerini tekrar görmek güzel olacaktı, biraz da yürürüz dedik.

aralik-bahari-13

Belen mezarlığının yanında arabamızı park edeek Kalamış’a giden toprak yolda yürümeye başladık. Bu yol aynı zamanda Karia yolu. Aralık ayında her yer çimenlerle kaplı, çimenlerin arasında bahara özgü değişik tür çiçekler kendini göstermeye başladı.

Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir