Naime teyzeye fotoğrafını çekmek istediğimi söyledim, çekersen çek dedi, ben fotoğrafını çekerken de sorular sordu. Nereye gidiyorsun, nerelisin gibisinden ,sevecen bir bakışı ve ses tonu vardı. . Kızının peşine takılıp oğlanlarına gidyormuş, o olmasa yürüyemem, peşisıra gidiyom dedi. Giderken arabamla götürmeyi teklif ettim, Selda hanım araya girerek yakın, yürüyeceğiz dedi.
Cumalı’dan geçerken Eray ve Deniz Konur arkadaşlarıma bir merhaba diyeyim dedim. Cumalı’daki evlerinde sohbet ettik, gittiğimde bitişik komşuları Cahit bey de vardı. Oradan, buradan sorular sorarken arkadaşlarım Cahit beyin eskiden sıcak demirci olduğunu, atölyesinin durduğunu söylediler, hemen yakındaymış. Kendisinden rica ettim, sağolsun kırmadı, arkadaşlarımla peşine takılarak atölyeye gittik.
Cumalı yolu üzerinde pirket duvarlarla çevrili atölye son kullanıldığı haliyle öylece kalmıştı, hiç bir şeye dokunulmadan. Vezüv yanardağının patlamasıyla yok olan Pompei şehrinin buluntuları gibi duruyorlardı. Ne olmuştu da böyle, zaman duruvermiş gibi kalmıştı herşey, o an sormak aklıma gelmedi.
Cahit bey 70 yaşına karşılık oldukça dinç bir bey, güler yüzlü, sakin bir insan. Deniz arkadaşım durur mu hemen balyozu aldı ve Cahit beyle kor haline gelmiş demirin dövülmesini canlandırdılar. O günlerdeki gibi belli bir ritmle balyoz örsün üzerine inmeye başladı, Cahit bey bir ara tan, tun, tan, tun diye ritm tuttu. Eray arkadaşımın babası Feyzi bey, körüğün başına geçti.
Cahit ustaya Bu yapıyı kim yaptı diye sorduğumda ” Duvarları ören usta rahmetli oldu , Çeşmeköy’de idi. ” diye cevap verdi. ” O zamanlar iki tane usta vardı, Çeşmeköy’de Mehmet Bilgili (Hamdioğlu) diye bilinir, Yazıköy’de Mehmet Balcı. Çeşmeköy yolu üzerinde tepede görünen değirmeni de Hamdioğlu yaptı. Sındı köyünde Bekir usta vardı ” diye o günün ustalarını saydı.
O zamanlar evler imece usulü yapılırmış, o evde yemek yapılır, küçükler eşeklerle gider, gelir, büyüklerin bir kısmı taşları eşeğe sarar bir kısmı ev yapılacak yerde indirirmiş.
Cahit usta okuldan ayrıldıktan sonra askere gidinceye kadar sekiz yıl Çeşmeköy’de Bodrumlu Halil Mut’un yanında çalışmış. Askerden geldikten sonra da demirci ustası olarak çalışmaya başlamış, sıcak demirci olarak tam 30 yıl balyoz sallamış. Bir kenarda duran kaynak makinasını gösterdi, daha sonraki yıllarda kaynak ta yaptığını öğreniyoruz. Yanında birisi çalışmıştır dediğim de kardeşi Adnan ile çalıştığını öğrendim.