Sağımız, solumuz dik kızıl kayalarla çevrili. Daha önceki yıllarda buradan sonrasını devam edebilmek için ayakkabılarınızı çıkarmamız gerekiyordu, bu sene sular oldukça az, rahatlıkla kayaların üzerinden yürüyebiliyoruz.
Ve bu dere üzerindeki en güzel şelalerden birine geliyoruz, filimlerdeki, belgesellerdeki o ıssız adalardaki gibi bir şelale. Çevredeki, kayalardaki renkler çok güzel, doğanın sunduğu büyüleyici bir güzellik, arkadaşım suların serinliğine aldırmadan kendisini sulara atıyor.
Yeşiller, kahverengi ve kırmızılar, mavi-mor kayalarla güzel bir uyum sergiliyor. yağmur mevsiminin başlamasıyla birlikte 3-4 ay akan sular, yazın gelip durumunu görmek nasip olmadı, yaza doğru bir daha gelip bakacağım, az da olsa kaynaktan gelen su olabilir.
Turuncu, sarı kayaların üzerinde koyu yeşil yosunlar, çok güzel görünüyor.
Kayaların üzerinde güzel bir çiçek.
Diğer şelalere doğru yürüyüşümüze devam ediyoruz, bunun için güneye doğru, Kızılbük’e doğru yürüyoruz. Biraz önceki şelaleyi geçer geçmez eski bir su değirmenine giden su yolu var, göletten gelen su belli bir eğimle değirmenin dik oluğuna gelerek değirmen taşını döndürüyordu.
Muzaffer bey merhaba;
Adim Orhan Karaveli, dogma buyume Datca Akturluyum. Malesef gecen sene cok yakinimizdaki guzel selalelerden haberdar olabildim ve doga hayrani olan biri olarak kendimden utandim.
Selaleyi birkac gun tek basima aramama ragmen bulamadim ve sorustururken Akturdan Hakan bey sizden ve sizin guzel web sitenizden bahsetti.
36 yillik datcali olmama ragmen ne kadar Datcadan habersiz oldugumu gordum ve size bir kez daha hayran oldum.
Lutfederseniz hem sizinle telefonda da olsa tanisabilmek hem de basta selale olmak uzere dogaya ve sadece doganin bir parcasi olanlara acik olan kesif edilecek yerleri hakkinda sizden fikir ve tavsiyelerinizi almak isterim.
Ilginize simdiden tesekkur eder, saygilarimi sunarim.
Orhan Karaveli