Eski Datça’da Bir Bayram Günü

Can yücel sokağını böyle kalabalık görmemiştim, sokakta Can Yücel’in evini görmeye gidenler, gelenler bayağı bir trafik vardı.

Kalabalık bir grup Gülseren hanımın atölyesine girdi, en çok ilgilerini duvardaki çiçek çekti, Çarkı Felek diyorlarmış. Dalından koparmak isteyenlere ” buraya gelen herkes bir dal koparsa bitkiden geriye ne kalır ” deyince biraz bozuldular. Ben bunu bir türlü anlayamıyorum, oysa o orada güzel, o ışıkta, o iklimde.

Can Yücel’in evinin önünde hayal kırıklığına uğramış insanlar, burada onun evini göreceğiz sanıyorlar. Bir çok yerde müze evler haftanın belli bir günü açık oluyor. İnsanlar sevdikleri kişilerin yaşadığı yerlere gitmek, yaşadığı yeri görmek hatta onun eşyalarına dokunmak gibi istekler duyuyorlar. Tabii kendilerine Can Yücel’in evine gideceğiz denildiğinde farklı düşünüyorlar, hayal kırıklığı ondan. Fotoğraftaki arkadaşlarımız da çok üzüldüler, bir hatıra fotoğrafı çektim.

Eski Datça sokakları gezenlerin oldukça ilgisini çekiyor ama turlarla geldikleri için zamanları sınırlı oluyor, konuştuğum birisine Datça ile ilgili kısa bir bilgi verince bizi rehber nereye götürürse oraya gidiyoruz dedi.

Çiçekler, dar, taş yollar, bu yollardan kaçıncı geçişim ama zaman farklı, nehirden akan sular gibi bugün farklı. Sokaklarda bir çok kişi ile karşılaşıyorum.

Bir daire çizerek sokakları gezdikten sonra başlangıç noktama geldiğimde marketin önündeki Cafede oturanlar değişmemişti. Yazdan kalma çok güzel bir hava vardı, bu satırları yazdığım bir gün sonrasında ise bulutlu, fırtınalı bir hava. Yine de Datça’da bir çok yerde fırtınayı hissetmezsiniz, ilkbaharda sanırsınız kendiniz.

Sayfalar: 1 2 3

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir