Biraz ileride gruplar halinde sarı papatyalar vardı, geçmiş yıllarda tüm tarlayı kaplayanlarını görmüştük, tarlalar bu yıl geç sürüldü, onlara bu şekilde rastlıyoruz. İbrahim Ohan ile konuşurken bahçe merdiveni ile badem ağacına giden birisi dikkatimizi çekti o tarafa yöneldik.
Konuştuğumuz kişi Datça’nın İlk şoförlerinden Asım Şoförün oğlu Zeki Özkan’dı. Rahmetli Asım şoförü kaybedeli iki yıl oluyor evine gidip röportaj yapmıştık. Pazar günü bu güzel havayı değerlendirmek, biraz da ekonomik bir katkı açısından ailecek buradaydılar. Datça’nın pek çok yerinde burada olduğu gibi araziler fazla büyük olmuyor, bunda mal paylaşımının da etkisi var. Zeki bey burada çağla toplarken karşı taraftaki arazide eşi ve akrabaları vardı.
Biraz ileride yaşlı bir zeytin ağacı vardı, geçmiş yıllarda fotoğrafını çekmiştim, etrafını çok güzel beyaz çiçekler sarmıştı, bu güzelliklerine karşın osuruk otu olarak bilinen soğanlı bir bitki, latince isimleri yazmayı sevmiyorum. Çiçeklerin arasına oturarak fotoğraflar çektirdik, çok güzel bir ışık vardı.
Bu güzel çiçeklerin arasında fotoğraflar çekerken bitişikteki arazide Şuayip Keskin bize bakıyordu, yanına giderek tanıştık ve sohbet ettik.
Ailecek çağla topluyorlardı, kolay gelsin dedikten sonra tanışma başladı. Çeşmeköy’den Emine, Şuayip, Demet Keskin güzel havayı değerlendirenlerden. Demet hanım Karaköy’lü , kayınpederi ve kayınvalidesi ile çağla topluyordu. Diğer bahçelerden de çağla toplayanların sesleri geliyordu, bu gibi etkinlikler doğada güzel bir zaman geçirmenin dışında eş ve dostun bir araya geldiği anlar oluyor.
Biraz ilerimizde de yaşlı bir zeytin ağacı vardı.