Bulutların arsından sızan ışıkta fotoğraf çekmek çok zevkli.
O sırada Osman Kıbrıslı eşiyle birlikte geliyor, teknesine bakıyor, her şey yolunda mı diye. Teknen varsa bunu hergün yapman lazım, sen sağlam bir şekilde demir atar, bağlarsın ama biri gelir demirine takılır, bazısı kendi kayığını düşünerek ipini oynar, bunları yaşadım zamanında.
Bir çok balıkçıyı tanırım ama Osman arkadaşı bu limada pek görmemiştim, ” zamanı gelince eşimle koylara giderim, ondan beni her zaman göremezsin” diyor. Özellikle Çatı koyu taraflarında konaklarmış.
Dönerken bu teknenin fotoğrafını çektim, yakında buradan kaldırılacak. Geçmiş yıllarda fırtınalı bir havada batma tehlikesi geçirdi ve buraya çekildi, içinde kaçak sigara falan varmış bildiğim kadarıyla. Liman yapımı olmasa burada çürüyünceye kadar kalır.
Karaköy yolu, çok yakında bu yolda vasıta sürmek zorlaşacak, şimdiden bir çok yer limana taş taşıyan ağır vasıtalar tarafından bozulmuş. Bu yollar böyle taşıtlara göre yapılmamış.
Yangını andıran bu görüntü (O acı veren görüntüleri bir daha yaşamayız inşallah), gün batımı manzarası, Kocadağ’ın ardında bulutlar kızarınca bu görüntü ortaya çıktı, eve yeni gelmiştim, hemen makinamı alarak dışarıya çıktım.
Bugün de birbirinden güzel görüntüleri izleyerek geçti, 3-5 kilometre gidince manzaranın tümüyle değiştiği bir yarımada, fotoğraf meraklıları için bulunmaz bir imkan.