Pirenlik’e giderken bir yamaçta yüsek dağların arasında ne de güzel görünüyorlardı.
Pirenlik’ten Pustular’a çıkan yolda da manzara güzeldi, arkada sisler içinde Kocadağ badem çiçeklerine güzel bir fon teşkil etmekteydi. Pustularda Asardibi mevkiinde pembe çiçekli badem ağaçlarının olduğu bir tarla vardır, bu ağaçlar diğerlerine göre biraz daha geç çiçek açarlardı. Bugün onlar da çiçek açmıştı.
Pustular’da Knidos yolu, fotoğrafta da görüldüğü gibi erkenci bademler çiçeklenme aşamasını geçmiş, yeşillenmişler. Çağlalar yakında kendini gösterir pazarlarda.
İşte gökten karlar düşer gibi badem çiçeklerinin yüreğime düştüğü anlar, en güzel manzaralar bu yol üzerindeydi.Yaşam benzerliklerin tekrarı aslında, küçük farklılıklarla, mevsimler, yağmurlar, fırtınalar sıralarını izlerler. Çiçekler açar, bebeler doğar, büyür, yetişkin olurlar, peki yine de bu benzer tekrarlar bizi nasıl heyacanlandırırabiliyorlar derim kendime? İlk kez görüyormuşuz gibi kar yağışını, bahar yağmurlarını, çiçeklenen badem ağaçlarını. Bir sevgiyle yoğrulan tekrarlar, karanlıkların içinden tekrar doğan güneş, topraktan başını uzatan bir filiz… Bizi heyacanlandıran bu sevgi tekrarları, paylaşmalar, bir güzel bakış gibi çiçek açan bademler. Yarına duyulan umut…