Uzaktan çok güzel bir manzarası olan koyda yürürken kıyıya vuran atıklarla başka bir gerçekle karşı karşıya kalıyoruz. Sahilin kirliliğine karşın sular pırıl pırıl.
Kuvvetli fırtınalarla karaya vuran birçok şey var, tabii son yılların dramatik görüntülerinden mültecilere ait eşyalar, can yelekleri de sahilde çokça yer alıyor. Yaşadığımız günler, felaketler, tekrarlanan acılar yüreğimizi nasırlaştırıyor sanırım. Yanlarından geçip gittiğimiz bu eşyaların bize anlatmak istediği o kadar çok şey var ki !
Mustafa yolumuzun üzerindeki mağaradan söz ediyor, oraya yaklaşırken. Geçmiş yıllarda köylülerin burada gecelediğini eskilerden duymuş.
Eskilerde bu gibi yerler hayvan ağılı olarak kullanılmış genelde, burada böyle bir iz yok. Mağarada şimdilerde de kalanlar olmuş gibi, yerlere ambalaj kartonları serilmiş, ateş yakılmış, bir köşede piller duruyordu.
Mağaradan dışarısı güzel görünüyor.
Biraz ileride oyuk kısımlar var, tavandaki büyük kayalar her an düşecekmiş gibi duruyordu.
Her zaman sizin sayfa çok güzel resimler ve raporlar var. Almanyadan okuyup resimler görüyorum. Burada birçok bilgi edindim. Mayısta gene Emeçike geleceğiz.
Çok teşekkürler bu harıka sayfa için.
Affedersınız benim türkçe için. Almanım.
Selamlar
Hallo Birgit, mein Kompliment. Ihr türkisch ist wunderbar 🙂