Yağmura rahmen balık tutacağım diye uğraşıyor.
Limandan geçerken ressam Oğuz Tığlı hocam bizi kahve içmek için davet ediyor, teşekkür ederek ayrılıyoruz.
Köşedeki küçük büfede bir çay içelim diye oturduk, yağmur geçti bile.
Çok tatlı.
Merkezde Ali Rıza arkadaşımdan ayrıldıktan sonra eve geldim, kapımızın önü papatyalarla kaplı, her yıl buralarda çıkarlar.
Arabanın sesini duyar duymaz Cingo koşup geldi, dikkat çekmek için neler yaptı neler, yerlerde yuvarlanmalar, sırt üstü yatmalar.
Onlara bir alıştınız mı ayrılmak çok zor, evin ferdi oluyorlar. Bir ara İzmir’e gittiğimizde yanımızda götürmüştük.
Bahar yağmurlarını çok severim, sesini dinlemek, kokusunu içine çekmek, çok güzel şeyler, ayrıca şiirlerinize de ilham verirler.
BİR BAŞKA BAHARA
Işıklar söndü yüreğimde
sımsıkı sarılıyorum geceye
bir özlemdir
kavuruyor içimi
yanıyor dudaklarım
yavaşça çiselerken yağmur
kalbimin kurumuş topraklarına…
Bu bir bahar yağmuru
gelip geçer
umudun yeşermesi
bir başka bahara….
Işıklar söndü yüreğimde
sımsıkı sarılıyorum anılara
yavaşça kapanıyor gözlerim
kavuşmak bir başka bahara…
Muzaffer Özgen Datça