Dün Datça’da kuvvetli bir fırtına olmuş, olmuş derken ben de Datça’daydım ama kapalı bir mekanda bir etkinliği izledim, ardından da doğru eve geldim. Güneyli rüzgarlar bizim buralarda hissedilmiyor, eve geldikten kısa bir zaman sonra da güçlü bir yağmur yağdı. Yağmur yağarken ben biraz kestirdim, yağmurun sesini dinleyerek uyumayı çok severim.
Bugün kahvaltımı yaptıktan sonra fırtınada zarar gören bir yer var mı diye kumluk yolundan limana doğru gittim. Bu mevsimler batı rüzgarları sıkça eser, teknem varken bu aylarda dikkatli olurdum, çünkü hiç beklemediğiniz bir anda gelen fırtınalar, yağmurlar hatta bazen hortumlar bu zamanlarda olur. Böyle umulmadık bir anda gelen fırtına ile tekneleri batanları gördük. O zamanlar hava durumu ile ilgili bu kadar ayrıntılı bilgi almak mümkün değildi, kendi deneylerimize ve eski denizcilerden öğrendiğimiz bilgilere göre hareket ederdik.
Yolda Veysel Tuna ile karşılaştım ben ona Veysel Dayı derim, teknesinin yanından geliyormuş. Datça’ya geldiğimden bu yana Veysel dayının her zaman bir teknesi olmuştur, zaman zaman denize giderek olta balıkçılığı yapar, kendisi aynı zamanda Tuna Pansiyonun sahibi. Denizlerde sıkça karşılaşırdık, benim karadaki bu durumuma beni tanıyanlar hala alışamadı. Veysel dayının yaşını sormak aklıma gelmedi ama bildiğim kadarıyla 80 i aşkın, hala denizlere gidiyor, bana palamutları nasıl yakaladığımı sordu, ben de bilgi verdim.
Karşıdan Öğretmenevi görünüyor, buradan belli olmuyor ama birkaç yıldır boş bir vaziyette , kapıları kırılmış, dökülen sıvaları ile çok kötü görünüyor. Bayağı çatlaklar oluşmuş, kullanılamaz raporu var, bir turizm yerinde, hem de sahilde Datça adına çok kötü bir görüntü. Turizm mevsimine yaklaşırken merkezde bakımsız birçok bina var Datça adına hoş olmayan görüntüler, umarım turizm mevsiminde bu görüntüleri görmeyiz.
Hava durumunda bugün batılı rüzgarlar gösteriyordu, yanıma şemşiyemi alarak yola çıktım. Dediğim gibi batıdan rüzgar varsa her zaman yağmur gelebilir hatta bir yere yağarken diğer yer kupkuru olabilir. Bir bulut gelir tepenize yağmur yağıverir.
Teknesinin başında duran bir arkadaşla konuştum, fırtına burada benim düşündüğüm kadar etkili olmamış. Bugün deniz sakin ama gökyüzü beyaz, gri bulutlarla hareketli.
Taşlık plajına doğru giderken manzara.
Ilıca Göletin önünde duran bu bisikleti son günlerde ne zaman buralarda sıkça görüyorum.
Ne zaman limana doğru gelsem bir yerlerde Bülent arkadaş ve kızı Yaren’e rastlıyorum. Yağmur, soğuk demeden bu bisikletin üzerinde bazen de kıyıdan balık tutmaya çalışırken. Şimdiye dek izin almadığım için fotoğraflarını çekmemiştim, bu kez Bülent arkadaşa yolumun üzerinde kıyıdan birşeyler tutmaya çalışırken rastlayınca kendisiyle konuştum. Bu ne haldir dedim, bu çocuk hep buralarda, soğuk, rüzgar demeden. Eşi çalışırken çocuğa bakıyormuş, o izinli iken de kendisi çalışıyormuş dediğine göre. Mesleği su tesisatçısı, bir otelde falan çalışmak istiyor. Buralarda gezdiğine göre birşeyler yakalasa, onu da pek bilmiyor anladığım kadarıyla.