Yerel Tohum – Şimdi Hasat Zamanı

30 Haziran Cuma günü bir etkinliğe davetliydik, Datça’daki Yerel Tohum Çalışmalarının ilk ürünleri alınacaktı. Bizler de öğleden sonra bu anlara şahit olmak üzere Kızlan arazilerindeki Yerel Tohum Bahçesi’ne gittik. Hava çok sıcaktı, kavurucu bir rüzgar esiyordu. Bir müddet sonra arkadaşlar geldi, Datça Yerel Tohum Derneği Başkanı Zeki Karacan diğer arkadaşlar gelinceye kadar, hem hava biraz daha serinler hem de ben size bilgi veririm dedi ve ürünlerin arasında gezmeye başladık.

7 dönünlük arazideki gezimize önce domateslerden başladık, domateslere tuta denen zararlının gelmesi üzerine istenilen verim alınamamış. Zeki bey hastalıklı kısımları, çiçekleri temizleyip ısırgan otundan yapılan doğal ilacı attıklarını söyledi. Bu çalışmadan sonra domatesler yeniden çiçek açıp ürünler vermeye başlamış, fotoğraflarını çektik. Domates demişken evimde küçük bir alana ve saksılara ben de domates diktim. Yıllardır domatesi kabuğu ile yiyemiyorduk, tarım ilaçları nedeniyle, ilk kez kendi domatesimiz ile bu zevki tattım. Bahçemdeki domateslere çiftçilerin belalısı tuta denen zararlı şükür henüz uğramadı. Domateste birçok yerde iaçlama yapılmadan ürün alınamıyor, tabii zamanla bu zararlı ilaçlara karşı da bir bağışıklık kazanıyor, bunu çiftçi arkadaşlarımdan duydum. İşte Zeki bey bu zararlıya karşı ısırgan otundan yapılan ilacı kullanmış, ben de yapmıştım evde duruyor. Bu ilaç zararlıyı öldürmüyor ama kaçırıyor diyor, kokusu rahatsız ediyormuş. İlacın nasıl yapıldığını Youtube’daki kanalımda paylaşmıştım, her geçen gün dah çok izleniyor.

Zeki Karacan amaçlarını, tohum alarak Datçalı üreticilerin bu yerel tohumlardan yararlanması olarak açıklıyor. Fotoğrafta tohumluk salatalıkları gösterirken görülüyor, üzerlerinde hangi cins oldukları yazılmış. Tabii Datça’daki en büyük sorunlardan birisi de otlar, tarlaları kaplayıveriyorlar. Bunu kimisi ilaçla yapıyor ki bu ilaçlar uzun zaman toprakta kalan,  ilaçlar. Bana verilen bilgiye göre ot ilacıç atılan yere bir seneden önce bir şey dikmemek lazım. Bazılarına bu kolay geliyor, insan sağlığı da pek umurlarında değil gördüğüm kadarıyla. Zeki bey ve arkadaşları otlarla mücadeleyi çapalayarak yapıyorlar, gönüllülük esasına dayanan bu çalışmalarda yeterli eleman bulamadıkları için otları temizlemekte geciktikleri oluyor.  Dikenli salatalık denen türden bir tane tattım, yerel tohumların tadını unutmuşuz çok lezzetliydi.

Datça Yerel Tohum Derneği Başkanı Zeki Karacan gezerken bir yandan da ürünlerini göstererek bilgi veriyordu. ” Üreticilere tohum vermek için yaz sebzelerinin hepsinden birkaç tür yetiştirdik ” dedi.  Ayaş domatesi, Adana patlıcanı, dört çeşit karpuz( diyarbakır karpuzu dahil ), bamya, biber çeşitleri, börülce, fasulye, kabak çeşitleri, ay çekirdeği ( siyah ve beyaz ), salatalık çeşitleri gördüğümüz sebzeler. Sadece darı dikmemişler onu da domuzların tarlaya zarar vermemesi için dikmedik diye açıkladılar. Geçen yıllarda darı diktiklerinde domuzlar sürüler halinde gelip bahçeyi berbat etmiş. Zeki bey ürünleri bizlere gösterirken çocuklarını sever gibi şevkatli ve heyacanlıydı. Basın mensubu arkadaşlar da bu çalışmalardan gelecek yıllarda çok daha iyi sonuçlar alınacağı konusunda hemfikirdi. Sabır ve sevgi isteyen işler, bunların hepsi arkadaşlarımızda var. Zeki bey Adana patlıcanı ile ilgili deneyiminden bahsetti, ilk yıl ektiğinde garip şekillerde patlıcanlar çıkmış, aldığı ürünleri ekmeye devam edince orjinal tohumlara ulaşmış. Burada diktiğimiz yerel tohumların hepsi Datça toprağında ekilmiş, buraya uyum göstermiş tohumlar diyor.

Sağ alt fotoğrafta soya fasulyeleri görülüyor, genleriyle oynanmamış tohumlardan üretilmiş. Zeki bey bu yıl ilk kez denedik, ne kadar ürün vereceklerini göreceğiz diyor.

Ayçiçeklerinin arasında Zeki Karacan’ın fotoğrafını çekiyoruz. Süs biberleri, dolmalık biberler çok güzel görünüyorlardı.

Tarladaki bilgilendirme gezisinden sonra incir ağacının gölgesine geldik, bugün hava sıcaklığının çok yüksek olduğu bir gündü, birkaç gün böyle sürecekmiş. Rüzgar sıcak esiyordu. Gölgede hasat için gelen arkadaşların getirdiği şerbet ve kekler ikram edildi.

Sayfalar: 1 2