Bubaslık Suyu

eski ev duvarları

Kilisenin hemen bitişiğinde ev kalıntısı var, biraz ileride ormanın ve çalıların arasında kaybolmuş yapılara ait duvar kalıntıları vardı. Burada bir yerleşim olduğu görülüyor.

Sandal meyvaları

Biraz ileride baharın müjdecisi papatyalar ve yanlarında sıklemenler vardı. O gün paylaştığım fotoğrafa bir arkadaşım oraya bahar gelmiş hocam diye yorum yazmıştı, ben de burada bahar hep var gitmedi ki demiştim. Yol boyunca karşılaştığımız sandal ağacı meyvalarından arada bir tattım, olgunlaşmışlar. Bayan arkadaşlar bunların çok güzel reçeli oluyor dediler, bilseydim biraz toplardım.

yaban mersini

Bubaslık yolunda yaban mersinleri çok, burada görülenler iriydi ve olgunlaşmışlardı, biraz yedik. O esnada dallar ve yapraklar sırılsıklamdı, çiğ yağıyordu. Bu kısımlar güneş almıyor oldukça serin. Her nefeste küf kokusu duyuyorsunuz, bazı allerjik kişiler için önemlidir sanırım.

kermes meşesi

Yol üstünde eskiden kullanılan bir çeşme, bubaslık suyu buradan akarmış, şimdi borularla Pirenlik\’e geliyor. Yol kenarları yeşil çimlerle kaplanmış, yolda gördüğümüz pinar dediğimiz bitkiye ait pelit ilgimi çekti, ince uzundu. Bunların da değişik türleri var acaba onlardan mı diye düşündüm. ( Kermes meşesi gibi

kaya oyukları

Kısıkta bir çeşme görmüştük, doğa yürüyüşçüleri için iyi olmuş falan diye düşünmüştük, Bubaslık suyu akıyor. Sedat arkadaşım dönüşte yanından geçerken bu çeşmenin buraya neden yapıldığını anladım galiba diyerek açıkladı. Buradaki kayada görülen izler; bu düz kayaya atı ile tırmanan ulu bir kişiye ait diye inanılırmış. Bana göre pek at izine benzemese de demek ki bazıları bu oyukları o şekilde yorumlamış. Konuştuğum yaşlı bir Hızırşah\’lıya bunu özellikle sordum. Yok dedi bilmiş bir şekilde ” onlar işaret, iz”. O da unun yorumu, bilimsel bir açıklaması vadır.

kartal vadisi

İzlerin olduğu düz, yüksek kayanın olduğu yerdeki çeşme, muhtarlık yaptırmıştır sanırım. Düz kayanın oyuklarında bir çok değişik bitki vardı.

Pirenlik\'te akan bubaslık suyu

Yürüyüşümüz Pirenlik’te piknik alanında son buldu. O gün yolumuz üstündeki zeytin tarlalarında zeytin toplayanlara rastladık, havanın da güzel olması nedeniyle herkes tarlalarda, bahçelerde çalışıyordu. Hızırşah köyünden geçerken yolda ve kahvelerde pek kimse yoktu.

Sayfalar: 1 2 3

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir