Balıkaşıran – Bördübet Yürüyüşü

tekesuyu-magarasi-1

Arabalarımıza bindikten sonra soğuksu virajlarını geçip  Çakal yoluna girdik, arkadaşlar Tekesuyu mağarasını görmek istiyorlarmış. Yaklaşık iki yıl önce buraya gelmiştim, hazırladığım sayfamdaki linkte 2008 yılında genç mağaracı arkadaşların burası ile ilgili haritalama çalışmaları anlatılıyor. Mağaranın su bulunan kısmına inerek suda 400 m kadar gidiyorlar. Yani burası sıradan bir mağara değil, binlerce yılda oluşan sarkık ve dikikler de bulunuyor. Bu kez buraya daha bir heyacanla indim, duyduğuma göre burayı gezenler tarafından mağaranın zarar gördüğü idi. Mağarayı görenleri hayrete düşüren güzellikler var.

tekesuyu-magarasi-2

Fotoğrafta görüldüğü gibi iki dikikten bir tanesi kırılmış. Kırıldığını nereden çıkarıyorsunuz derseniz, iki yıl önce çektiğim bir alttaki fotoğrafta aynı yer görülüyor.

SONY DSC

Buradaki dikiklerden birisi kırılmış, yeterli ışık kaynağı olmadığı için tam bir inceleme yapamadım, kimbilir daha neler vardır, sarkıklardan da kırılanlar gördüm. Doğal olarak buraya adım atan hepimiz istemesek de bir miktar zarar veriyoruz. İlkel bir merdivenden içeriye giriliyor, zemin çok kaygan, çoğu kez biz de olduğu gibi tam donanımlı gelmiyorlar. Karanlıkta sağa sola çarpmalar oluyor, düşmeyeyim diye tutulan kısımlar elde kalabilir.

tekesuyu-magarasi-3

Burası gezenler için tehlikeli bir yer, sivri yerler, çukurlar var, buraları gezilecekse güvenli ve çevreye zarar verilmeden gezilmesi için kısa zamanda merdiven ve yürüyüş yerleri yapılmalı,  iyi bir aydınlatma sağlanmalı. Bu gelişimizde çürümüş olan ahşap merdiven tehlike var diyordu.

tekesuyu-magarasi-4

Arkadaşlarımızdan  ricamız yarımada’da sayılı olan bu yerleri gözümüz gibi korumak. Facebook ta burayı gezen bir grubun bu sarkıklara ip bağladığını görmüştüm ama o zaman uyanamamıştım. Bir anlık tatmin duygusu ile neler yapılıyor, ki buraya zarar veren kişilerin bir çoğu tahsilli dediğimiz kişiler. Arkadaşlarım kusuruma bakmasın ben böyle durumlarla karşılaşınca kendimi kaybediyorum.

çağlayan-1

O gün arkadaşlarımın enerjisi bitmemiş olacak, Emecik köyünün Yassıkıçı denilen mevkiinde bulunan şelaleyi de görmek istedik. İyi de olmuş, buraya daha önce birkaç kez gelmiştim ama şimdiki gibi bol su görmemiştim. Tabii şelale dediğinin güzelliği suyla oluyor, çok güzel görüntüler vardı. Aktur’u biraz geçtikten sonra sağa saptık, otların arasından, yamaçlardan inerek şelaleye vardık.

çağlayan-2

Daha önce burayı görmeyen arkadaşlar daha da şaşırdı, şelalenin sesi ilahi bir müzik gibi vadide yankılanıyordu.

Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8

4 yorum

  1. Her zamanki gibi çok güzel düzenlemiş ve yorumlamışsın Muzaffer bey ellerine yüreğine sağlık teşkkürler…

  2. saygıdeğer Muzaffer hocam yüreğine sağlık, engin bilgilerinle de bizleri ihya ediyorsun, teşekkürler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir