19 Ağustos tarihinde arkadaşım Ekrem İpek ile Betçe’ye doğru yola çıktık. Bu sıcaklarda yapılacak pek birşey omuyor, her zamanki gibi ilk durağımız Yaka’daki Knidos Akademi oldu. Akademi’de çalışan ressam arkadaşlar yemekhane kısmında çaylarını içiyorlardı. Knidos Akademi kurucusu ve başkanı Nevzat Metin de oradaydı. Ressam arkadaşların çalışmalarını izlemek için biraz bekledikten sonra Akademi’nin taş binasına geçtik.
Knidos Akademi sayesinde birkaç yıl içinde birçok sanatçı ile tanıştım, röportajlar yaptım, fotoğraflarını çektim, ileride buraya gelen sanatçıları gösteren bir sayfa yapmak istiyorum. Onlarla bu mekan bir yaşam buluyor, anlam kazanıyor. Genellikle buraya 10 gün için gelip, çalışmalar yapıyorlar ve yaptıkları çalışmaları Akademi’ye bırakıyorlar. Konuştuğum kişiler buraya geldikleri için mutlu, Datça’yı da çok seviyorlar. Gelen kişiler çoğunlukla, güzel sanatlar alanında eğitim almış, belli bir yere gelmiş kişiler.
İlk olarak Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim-İş Anabilim Dalı öğretimGörevlisi Nurettin Şahin’i çalışırken görüntüledim. Nurettin hoca iki çalışma üzerinde çalışıyordu, mor ve turuncu zıt renklerin ağırlıkta olduğu çalışmalar. Çiçeklerin renk ve biçim zenginliği Nurettin Şahin’in ilgisini çeken konular, hatmi çiçeklerini konu alan bir resim üzerinde çalışıyordu. Hatmiler her toprakta boy atabilen, dayanıklı çiçekler, renkleri de çok değişik olabiliyor.
Medine İrak İstanbul Aydın Üniversitesi Grafik Tasarım Bölümü Öğretim Üyesi. Knidos Akademi’nin sergi salonunda çalışıyordu, içerisi biraz karanlık oluyor. Serin ve böyle bir ışığı sevdiği için burada çalışıyormuş.
Biraz ileride Seçil Erel çalışıyordu. Sanatçı mimari yapıları matematiksel bir biçimde yorumluyor. ” Matematik yaşamın her alanında var, soyut resim benim için matematik gibi birşey ” diyen Seçil Erel buraya aynı atölyeden mezun altı arkadaşı ile gelmiş; Medine İrak, Şevket Sönmez, Burçin Başar, Gökçe Er, Erim Bikkul.
Bulgaristan asıllı ressam Şevket Sönmez, Mimar Sinan mezunu kendi atölyesinde çalışmalarını sürdürüyor. Çocukluğu Sibirya da Tayga ormanlarında geçmiş, resmindeki ağaçlar oradaki ağaçları canlandırıyor. Resimlerini Allegorik olarak tanımlıyor, soyut kavramlar ve doğa birlikte yer alıyor. Bu resimde bir insan portresiyle bir ormanın birleşmesi canlandırılmış, Şevket Sönmez dünyamızda doğal felaketler yaşanıyor, buna dikkat çekmek istiyorum diyor..