Karşıda Emecik dağı, ışık ve gölgeler içinde uzanıyordu.
Dalacak Burnu, balık meraklılarının akın ettiği yerlerden, balıkçılık günlerimde bu burundan sırtı çekerek geçerken boş geçtiğimiz pek olmazdı. Özellikle geceleri kalamar avında bu burundan her geçişimizde birkaç tane yakalardık, oldukça da iri olurlardı. Şimdi durumlar nasıl bilmiyorum. Burunun hemen arkası antik alanlar, biraz ileride Burgaz kazılarının yapıldığı ören yeri var, Knidos’un ilk kurulduğu yer olarak söyleniyor. Kayanın üstünde balık tutan birisi vardı ki bu güzel bir haberdi benim için. Doğada bir figür her zaman için kompozisyona güzellik katar.
Yaklaşınca balık tutan kişilerin iki kişi olduğunu gördüm, evli bir çift, birlikte balık tutmaktaydılar. Güzel bir manzaraydı, bir ara bayan bir balık tuttu, irice güzel bir balıktı. O an her ikisinin heyacanlarını izlemek hoştu.
Bu arada videolar da çekiyordum, eve gelip kontrol ettiğimde muhteşem çekimler olduğunu görmek güzeldi. Bugün çektiğim gökkuşağı kadar güzel bir manzara karşımda duruyordu. Yaşamın renkleri, hayat aslında monoton geçen bir şey, bu monotonluğu kıran küçük ayrıntılar. Mevsimler, günler, fırtınalar benzer şekillerde dönüp dönüp geliyorlar. Ben monotonluğu doğa içinde fotoğraf çekerek, birşeyler yazıp, çizerek kırmaya çalışıyorum. Sanat bu monotonluğu kırmamızda bize yardımcı. Karşılaştığımız güzel bakan bir göz, içten bir gülüş, selam verme bile yaşamda önemli şeyler.
Arkadaşlara rastgele deyip fotoğraf çekimlerime devam ettim. Üst kısımda yörede Yedi kat denen bir çukur vardı, üzeri kapatılmış, güzel olmuş. Çöplük yapmışlardı, antik dönemden kalma, şarap veya yağ deposu olarak kullanıldığını düşünmüştüm. İçinde künkler görünüyordu. Sonra Burgaz kazılarını yapan Prof. Dr. Numan Tuna’ya sorduğumda su deposu dediğini hatırlıyorum. Datça tarafına baktığımda ileride evlerden başka bir şey görünmüyordu, görüldüğü gibi yeşil alanlar kalmamış. Çünkü hep site şeklinde bir yapılaşma var nedense, tek tek evler olsa bahçeler olur, ağaçlar olur.
Dalacak burnunun biraz ilerisinde Burgaz antik kent kalıntılarından sur duvarları, maalesef yavaş yavaş çökerek yok oluyor. Spartalılar tarafından yapıldığı belirtiliyor. Daha ileride kıyı boyunca depolar ve antik liman yer alıyordu.