Özgür Mutlu – Edebiyat Neyi Değiştirir Ki ?

Metamorfoz Sanatevi Sahafiye’de edebiyat sohbetlerinin ilk konuğu, ” Van Gölü Ekspresi ” ve ” Karton Ev ” kitaplarının yazarı M. Özgür Mutlu ile ‘Edebiyat Neyi Değiştirir Ki?’ sorusuna cevap arandı. Sahafiye’deki bu etkinlikte Özgür Mutlu ile birlikte izleyiciler de sohbete katıldı.

özgür mutlu kitap imzalama

Açılış konuşmasını ressam İbrahim Çiftçioğlu yaptı. İbrahim Çiftçioğlu, ” Yazan üreten sanatçılara, entelektüellere, aydınlara açtıkları yol için hepimiz minnettarız.  Aynı coğrafyada, aynı oksijeni paylaşma sansı verdikleri, ilk okuma, ilk görme fırsatı tanıdıkları için…Her geçen gün birileri daha geliyor. Birçok sanatçının ve özellikle bugünkü konuşmacı M. Özgür Mutlu’nun burada yaşıyor olması bizim için büyük bir şans. Yeryüzü hergün yeniden birkez daha şekil değiştirir ve inşa edilirken katkısı olan bu arkadaşlarla aynı atmosferi paylaşmak, onları bizzat izlemek, gerçekten büyük bir mutluluk ” dedi.
Genç ve üretken yazar M. Özgür Mutlu, salonu dolduran edebiyatseverlerin ilgiyle beklediği sohbetinde ” Edebiyat neyi değiştirir ki ? sorusu, edebiyat tarihi ile eşzamanlı bir sorudur. Bu kapsamda, bu genişlikte bir soruyu cevaplayabilmek kolay değil..” dedi. Öykü yazan, yazar olmaya çalışan biri olduğuna vurgu yapan Mutlu, aynı zamanda bir okur olduğunu ve kendi perspektifinden edindiği bilgileri, izlenimleri bizlerle paylaşıp, birlikte beyin fırtınası da yapmış olabileceğimizi söyledi.
M. Özgür Mutlu: ” Edebiyat neyi değiştirir ki? Geniş bir kavram. Şöyle bir soru ile başlayabiliriz: ‘Edebiyatın ilk olarak, neyi değiştirmesini isterdiniz? Belki hemen yarın, kendı hayatınızda, toplumsal yaşamda olabilir.” diye sordu.  Katılımcıların spesifik cevapları alındı. Barış, adalet, insanların daha çok okumasının sağlanması… gibi yanıtlar geldi.

Güler Yücel söz aldı:  ” Konuşmayı dinlerken Sümerlere gittim. Sümerlerde ki tabletlere gittim. O tabletlerdeki gibi herkes yazmalı. Ben şiir yazarım, sen hikaye yazarsın.. İnsanların kendilerini böyle kalıplara sokmaması lazım. Ben hergün kalkıyorum, defterime birseyler yazıyorum. El meselesi. Beyinden gelenleri el yazıyor. El olmasa ne resim olur, ne şiir olur, ne hikaye olur, ne müzik olur ” dedi ve üretkenliğin, kalem tutan elin, devamlı yazma eyleminin önemine vurgu yaptı.

Edebiyat bir işe yarar mı? Edebiyattan günlük ve toplumsal yaşamımızda neyi değiştirmesini bekliyoruz? Edebiyatın mücadelesi nedir? Edebiyatın bir gücü var mı, varsa bu gücü nasıl kullanır? Edebiyatçının kavga alanı neresidir? Edebiyatta konu ve dil ne kadar önemlidir? Edebiyat neyi değiştirebilsin isterdiniz? gibi sorulara cevaplar arandı.

M. Özgür Mutlu’nun konuyla ilgili sözlerini okuduğu; Yusuf Atılgan, Oğuz Atay, Nazım Hikmet, James Joyce, Jorge Luis Borges, Albert Camus, Umberto Eco, Fyodor Mihayloviç Dostoyevski , Gogol,, George Orwell, Marcel Proust, Jean-Paul Sartre, Yaşar Kemal, Nermin Uygur, Kafka ve daha pek çok edebiyatçıya da yer verdi ve sinevizyonda kitapları ve sözleri üzerine yorumlar yapıldı.

” Edebiyat birçok şeyi başarabilir, birçok şeyi dolaylı yolardan başarır, birçok şeyide başaramayabilir. Edebiyattan hepimizin bir beklentisi olduğu ortaya çıktı. Günlük hayatımızda ve toplumsal yaşamda edebiyattan beklentileimizi sıraladık. Sonuçta bir şeyleri değiştirmek için mücadeleye girmek gerekli, mücadele olmadan da değişiklik olmaz. Toplumsal veya bireysel mücadele sonuçta insanı daha iyi bir dünyada yaşama noktasına getiriyor. Edebiyat bu mücadele alanının neresindedir derken var olan mücadeleler edebiyatı nasıl şekillendirir de diyebiliriz. Günümüzde sanat sanat için mi? Sanat toplum için mi? Tartışmalarının ortasında sanatı düşünmek daha doğru olabilir.
Edebiyat kendi içinde gerçekliği olan başka bir dünya yaratır ve biz bu dünya içinde sınırsız bir duygu , hareket alanına sahip oluruz. Konu önemlidir ama yeldeğirmenleine karşı şövalyenin savaşı bir köşe yazısı olarak kaleme alınsaydı bu derece etkili olmayıp, günümüze kadar gelmeyecekti. Biz de Don Kişot’u tanımamış olacaktık. Yazarının dil ve anlatımıyla edebi değeri olan , farklı anlam katmanları olan bir roman olduğu için bugüne kadar gelmiş bir eserdir. Neyi nasıl anlatacağının mücadelesini yazar üretirken dil ile, yarattığı karakterlerle boğuşur. Dil ve yazı düşüncenin somutlaşmış halidir. Dilimiz kadar fikir üretebiliyoruz. Yazıya aktararak düşüncelerimizi daha sistematik hale getiriyoruz. Dilim düşüncemi, düşüncem dilimi değiştirip yoğurur. Dilin kültür, uygarlık ve ideoloji ile çok yakın ilişkisi vardır. Yazar sonuçta ne yazarsa yazsın kendi toplumunun hikayesini yazar. Sonuç olarak, edebiyat ve edebiyatçının iki mücadele alanı vardır. Biri dil, diğeri de özgürlüktür. Edebiyat bize çocukluğumuzda kalan şaşırma yetisini geri getirmeli diye düşünüyorum. Edebiyatın esas gücü şaşırtıcı olmayan konularda da bizi şaşırtabiliyor olmasıdır. Aslında şaşırmak bir nevi körlüğümüze şaşırıyoruz, kendi vurdum duymazlığımıza, umursamazlığımıza hayret ediyoruz ve bu da bizde bir anlamda bilinç sıçraması yaşatıyor.”

Yazar Suna Güler, yazarlar olarak neyi değiştirmek istiyoruz? Sorusuna cevap aradı.
Sanatçı İbrahim Çiftçioğlu: ‘Sanatta yaratma eylemi bireyseldir. ‘ dedi.
M. Özgür Mutlu verdiği bir örnekte ” Atatürk edebiyatla çok barışık bir insan. Büyük bir kütüphanesi var. Savaş alanında bile Çalıkuşu okuduğunu biliyoruz. Tevfik Fikret’in ” Tarihi Kadim ” şiirinden, Balzac’dan, yazarlardan, edebiyattan beslenen Atatürk, ulusal bağımsızlık savaşı veriyor. Emperyalizme karşı belki yapılmış ilk savaşı veriyor ve bir ulusun bağımsızlığı kazanmasına neden oluyor. ” dedi. Mutlu, Atatürk’gibi edebiyatı kendi düşünsel hayatı içine sokmuş liderlerden bahsetti.

M. Özgür Mutlu,  4,5 yıldır yaşadığı Datça’da yazma macerasının devam ettiğini anlattı. Datça’nın doğası ve kültüründen son derece etkilendiğini belirten sanatçının kitaplarında da bu etkilenmeyi görebiliyoruz.
Sohbetin ardından Özgür Mutlu, ” Karton Ev ” kitabını imzaladı. M. Özgür Mutlu:1981 Manisa doğumlu. Lisans ve yüksek lisans öğrenimini O.D.T.Ü. Jeoloji Mühendisliği Bölümü’nde tamamladı. 2011 Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödüllerinde, öykü dalında ödüle layık görüldü. Kasım 2011 de ilk öykü kitabı olan ” Van Gölü Ekspresi ” Varlık Yayınları tarafından yayınlandı. 2000 yılında Vesaire – fanzin , 2003 – 2005 yıllarında Düşe-yazma dergisi yayın kurulunda yer aldı. İkinci öykü kitabı olan ‘Karton Ev’ ise 2016 yılında Nota Bebe yayınlarından çıktı.
2002 yılında ODTÜ Kitap Topluluğu’nun düzenlediği “Öykünün Ayak İzleri” öykü yarışmasında Öğrenci Özel Ödülü kazandı. 2007 Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödülleri’nde dikkate değer görüldü. Öykü ve yazıları Varlık, Düşe – yazma, Kül Öykü, E, Gediz, Sözcükler, Dünyanın Öyküsü, Redaksiyon, Kurşun Kalem, Lacivert, Deliler Teknesi, Öykülem, Askıda Öykü dergilerinde yayınlandı. Özgür Mutlu farklı birçok dergide yazmaya devam ediyor.

Haber ve fotoğraflar: Esmeri Alev Ekebaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir