Kilisenin içinden görüntüler, zemin hayvan gübresi ile kaplı. Karşıdaki kapıdan sonra düz bir bölüm var, sağlı sollu kısımlar tonozla örtülü. Karşıdan bakınca bu kısmlar T şeklinde bir görüntü veriyor.
Doğu tarafında Apsis dediğimiz hücre şeklindeki kısım var, camilerdeki mihrap gibi.
Apsis’in önünde fotoğraflar çekiliyoruz.
Yukarıdaki düzlükteki duvarlardaki işçilik daha sonraki dönemlerde yapılmış gibi. Alt kısımdan doğuya doğru yürüdükçe kubbeli bölümlerle karşılaşıyoruz. Kubbeler yıkılmış, kare bir yapıya kubbe oturtulurken köşelerde kullanılan sferik üçgen şeklindeki ( pandantif ) mimari elemanlar görülüyor. Taşlar sıvalı değil, sanki yapımı tamamlanmadan birşeyler olmuş gibi ama buradaki mimari unsurlar Bizans döneminin ileri safhalarını gösteriyor.
Kubbeli kısımların devamında tonozlu kısımlar geliyor, bu kısımlarda da taşlar sıvanmamış.
En sondaki tonozlu kısım L harfi şeklinde, arkadaki bölüm oldukça karanlık, depo ve hayvan ahırı olarak kullanılmış.