Saniye hanım oradaki bir fotoğrafla ilgili bilgi veriyor, Ezcazı Mehmet Özerim (Kocareis eczanesi) arkadaşımızın çocukluk resmi olunca daha dikkatli bakıyorum.
Tül perdeler ipek, 150 yıllık varmış, burası bir müze ev gibi.
Her şey itina ile seçilmiş, yerleştirilmiş, bu durum hocalarımızı şaşırtıyor, bravo diyorlar Saniye hanıma.
Üst katta yatak odaları var, ahşap işlemeler, ahşap tavanlar her yerde. Karyolada kullanılan malzemeler çok eski yıllardan, bazıları Saniye hanımın çeyizinden. Bahçelerindeki dut ağacından söz ederken onun sayesinde ipek elde ettik çeyizim oldu, sonra gövdesi sandığım derken dut ağacının buralardaki önemini anlatıyordu. Gezdiğim her eski evin yanında dut veya harıp ağacı görmüşümdür. İpek böcekleri dut yapraklarıyla beslenir, kerestesi de sağlam olur, suya, rutubete çok dayanıklıdır. Son kullandığım teknemin iskeleti dut ağacındandı.
Tabii bu ev gezmesinde bayanlar sandıklardan çıkan işlemelere, oyalara, giysilere bakıp yorumlarda bulundular. Bu konular bana biraz uzak.