Knidia Çiftliği ve Değirmenbükü

Knidia çiftliği 12 dönüm arazi üzerinde yer alıyor, çiftliğin zeytin, badem ve harıp ağaçlarııyla kaplı farklı mevkilerde 100 dönüm arazisi var. Knidia 2000 yılında doğayla iç içe , ekolojik tarıma dayalı bir üretim amaçlanarak yaşama geçirilen bir fantastik yer. İnsan hayal gücünün bir ürünü diyebilirim.

Buradaki iki eski su değirmeni restore edilerek konaklama amaçlı kullanılıyor, restore edilirken değirmenlere bir zarar verilmemiş. Burada görülen oyuk, taşı döndüren suyun değirmenden çıktığı yer. Hemen yanıbaşında yükseklerden çağlayarak akan su hoş bir serinlik veriyor.

Konaklama amaçlı kullanılan eski su değirmenlerinden ilkinin içini geziyoruz, taş bina öyle serin ki ! Bu eski değirmen evlerinde iki kişilik tek yatak var, geceliği iki kişi için 150 lira. Üç öğün yemek fiyatlara dahil. Knidia’dan elde edilen gelir bu çiftliğin yaşaması için kullanılıyor, kolay iş değil.

Yapının kapısında kalın ahşap üzerinde Kelebekli Değirmen yazıyor. Eski değirmen evi bu şekilde varlığını sürdürmüş oluyor, Datça’da bunlar gibi birçok su değirmeni var, bazıları restore edilerek turizm alanında kullanılabilinir.

Kelebekli değirmeni geçip taş ve ahşap basamaklardan geçiyoruz, geldiğimiz değirmenin önünde o günlerden kalma bir fırın var. Sedat arkadaşım böyle şeylere meraklıdır, incelemeyi sever, fırını incelerken görülüyor.

Kapısında Tepe Değirmen yazan değirmeni geziyoruz, burası da konaklama amaçlı kullanılıyor. Güneş panelleriyle üretilen elektrik var.

Solda değirmenlere suyu taşıyan su yolu görülüyor.

Knidia Tarım-Turizm- Takas projesinin bir parçası, proje ile ekolojik tarım teşvik edilerek insanları kır yaşamı ve tarımsal faaliyetlerle buluşturmayı amaçlıyor. Bildiğim kadarıyla burada konaklamak karşılığı tarımsal faaliyetler de oluyor.

Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7