datça'da mart ayı fotoğrafları

Mart Kazma Kürek Yaktırır, Datça’da Bahara Baktırır

13 Mart gecesi gök gürültüleriyle, şimşekler çakarak yağan yağmur ve ardından gelen soğuk havalar, bizi kış günlerine geri döndürdü. Gök delirmiş gibiydi, sanki ülkemin merkezinde yaşanan acıya dayanamamış bir yüreğin taşkınlığını yansıtır gibi. Ve o gök gürledikçe yüreğimden birşeylerin o ürkütücü seslere, çakan şimşeklere karıştığını hissettim. Zaman zaman fırtınayla gelen, toprağın suya özlemini dindiren bir yağmur.  Kış günlerinde olduğu gibi yağmurun arkasından kuzey rüzgarlarıyla gelen soğuk hava dalgası beni eve hapsetti.

Tabii şaşırmadım, Mart yine göstermişti martlığını, bazıları artık iklimler değişti, bundan sonra soğuklar olmaz dese de ben bu havaları bekliyordum. Eskilerin hep söylediği ” Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır ” lafını bugünkü gezime uyarlıyarak ” Mart kazma kürek yaktırır, Datça’da bahara baktırır” diye başlık attım.  Birkaç gün sonra sıcak havalara döndüğümüzde bu soğuk birkaç günü unutup gideceğiz. Zaman hızla akarken, baharlar, yazlar geçecek, ama 13 mart tarihinde ateşin düştüğü yürekler bizim yaşadığımız güzelliklere bir daha bizim gibi bakamayacaklar, her gördükleri güzel şey acılarını hatırlatacak. Kızlan arazilerinde çiçeklerin içinde dolaşırken buna hakkım yokmuş gibi bir burukluk içindeydim. Beyaz papatyaların içinde gelinciklere bakarken gazetelerde fotoğraflarını gördüğüm gencecik, güzel yüzler canlandı gözümde.

kizlan-bahari-3

16 Mart günü soğuk hava devam ederken güneş soğuğa inat ben buradayım diyordu, inatçı karayel soğukla birlikte tenimize çarparken bir kırbaç gibiydi.  Güneşin sesine kulak vererek Kızlan’da arkadaşımla buluştum, nasılsa günün büyük bir bölümünü evin içinde geçirecektim. Birkaç saatlik bir hava almak, Ekrem arkadaşımla doğada dolaşmak iyi gelecekti. Köyden çıkarak toprak yoldan biraz gittiğimizde bahar bütün güzelliğiyle karşımızdaydı. Soğuğa, rüzgara inat gülümseyen çiçekleri görünce başka bir dünyanın kapısından içeriye girmiş gibi olduk.

kizlan-bahari-4

Yağan yağmurun etkisi hemen görüldü, gelecek günlerde bu görüntüleri her yerde görürüz diye umuyorum. Dallama denen iri papatyalarla, gelinciklerle kaplı bir araziye geldik. Gelinciklerin içinde rengi daha koyu olan gelinciklere daha önce hiç rastlamadım.  Bordo rengindeki gelincikler dikkatimizi hemen çekti.

kizlan-bahari-5

Fotoğraflar bazen herşeyi söyleyiveriyor, bana söyleyecek bir şey kalmıyor, burada olduğu gibi.

kizlan-bahari-6

Her taraf yemyeşildi, yeşilliklerin içinde papatyalar, gelincikler, ekşikulaklar, pamuklanlar ve daha birçok değişik çiçek yer almaktaydı. Rüzgarla sallanan dallar ve yapraklar hoş bir görüntü sunuyordu.

kizlan-bahari-2

Çok güzel videolar çektim, gelecek günlerde hazırlayıp, paylaşırım. Bu arada arkadaşım da fotoğraflarımı çekmiş.

kizlan-bahari-7

Beyaz papatyaların arasında sarı papatyalar  çok güzel görünüyor. Bütün tarlalar buna benzer görüntüler içindeydi, arkadaşımla zaman zaman birbirimizi kaybettiğimiz anlar oldu, o bir tarafa gitmiş, ben bir tarafa. Arkadaşım benim çok hareket etmemden yakındı bir ara, tam fotoğrafımı çekecekken ben bir anda hareket ediveriyormuşum, kendimi öyle kaptırmışım ki hiç farkında değildim.

Sayfalar: 1 2 3 4 5

Bir yorum

  1. Fotoğraflarınız, yazılarınız dahası Datça’ya ve hayata bakışınız herkese örnek olacak kadar güzel. Bu güzel coğrafyanın değerini bilen, sahip çıkan insanların olması yarınlar için beni ümitlendiriyor. Selamlar.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir